Psikolojik rahatsızlıklar ve duygusal zorluklar farklı insan grupları üzerinde ayrımcılılık yapmaz. Her etnik gruptan, birçok farklı sosyoekonomik statüden, farklı yaşlardaki kadınları ve erkekleri etkiler. Bu rahatsızlıklar kişinin düşünme yetisini, duygularını ve davranışlarını bozabilir. Bireyin okulda veya işteki günlük yaşamını etkileyebilir, ailesiyle veya arkadaşlarıyla olan ilişkilerini ciddi boyutlarda bozabilir.
Psikoterapinin en temel amacı rahatsızlık belirtilerini ortadan kaldırmak, böylece kişinin yaşamını yeniden verimli bir biçimde keyif alarak sürdürmesini sağlamaktır. Bununla birlikte psikoterapi yalnızca duygusal-zihinsel rahatsızlıklarla sınırlı değildir. Kişi, hayatındaki problemlerin üstesinden gelemediğini düşündüğünde, duygusal açıdan iyi hissetmediğinde, her zamanki haline göre farklılıklar hissettiğinde psikologla veya psikiyatrla görüşebilir.
İnsan dönem dönem baş edemeyeceği psikolojik zorluklarla karşılaşabilir. Böyle durumlarda alanında uzman bir psikologtan yardım almak belki de en mantıklı seçimdir. Hangi durumlarda psikoloğa gitmeniz gerektiğini belirten bazı işaretler vardır.
1-)Bunalmış hissediyor ve her gününüz zorlu geçiyorsa
Yaptığınız işten veya genel yaşantınızdan son zamanlarda hiç memnun değilseniz, üzerinizde sürekli bir baskı hissediyor ve bunun üzerinden gelemeyeceğini düşünüyorsanız psikoloğa gitmek için doğru bir zamandasınız.
2-)Gergin bir aile hayatınız varsa
Sizi en fazla rahatlatacak ve destek olacak ailenizle aranız iyi olmayabilir. Bunun için kendinizi hem suçlu hem de yalnız hissedebilirsiniz. Bu konuda sorunun içeriğine bağlı olarak bireysel terapiye veya aile terapisine başvurabilirsiniz.
3-)Çevreniz bir psikoloğa gitmeniz gerektiğini söylüyorsa
Size en yakın olan insanlar bazen bulunduğunuz ruh halini sizden daha iyi gözlemleyebilir, sizin göremediğiniz şeyleri görebilir. Özellikle depresyon içindeyseniz kendinizle ilgili bazı konulara tarafsız yaklaşmanız zordur. Sizi seven insanların tavsiyelerine kulak vermelisiniz.
4-)Sürekli aynı şeyler için kaygılanıyor ve yakınlarınızı yıprattığınızı düşünüyorsanız
Ruhsal rahatsızlıklarda en sık görülen şeylerden birisi aşırı düşünme ve sürekli kaygıdır. Son zamanlarda bunlardan ötürü çok bunaldığınızı ve etrafınızdakileri de bunalttığınızı düşünüyorsanız, kaygı sorunlarına terapinin çok yardımı olduğunu unutmayın.
5-)Kendinizi “acaba bir psikoloğa mı gitsem” derken buluyorsanız
Son zamanlarda aklınızdan çok sık bir psikoloğa gitme düşüncesi geçiyorsa bunun için harekete geçin. Kendi hislerinizin en iyi siz farkında olursunuz. Ayrıca sıkıntılarınız için harekete geçiyor olmak size iyi gelecektir.
6-)Kaygı, üzüntü, uykusuzluk, umutsuzluk veya takıntı belirtileri
Bu rahatsızlıklardaki belirtileriniz son zamanlarda çok artmışsa ve kendi başınıza üstünden gelemiyorsanız bir yardım almak sizin için en iyisidir. Bu alanda uzmanlaşmış bir psikoloğa gitmek süreci çok çabuk atlatmanızı sağlayacaktır.
7-)Hayatınızda köklü değişiklikler yaşadıysanız
Ölüm, ayrılık ve hatta taşınma gibi sebepler bile psikolojimizin bozulması için yeterli nedenlerdir. Bu sebeple hayatınızda bu gibi köklü değişiklikler yaşadığınızda üzerinizde hissettiğiniz baskıyı ciddiye alın. Kendi kendinizi yiyeceğinize duygularınızı uzman birine anlatmak size çok daha iyi hissettirecektir.
Tabi ki, bir psikolojik rahatsızlık veya kriz anı yaşayanlar dışında, psikoloğa gidenlerin sayısı oldukça az. Ancak terapi süreci ‘sağlıklı’ bir birey için de son derece faydalı olabilir. Bu faydaların başında ise, kişinin kendisini daha iyi anlaması ve hayatına farklı bir perspektiften bakabilmesi geliyor. Kısa süreli bir psikoterapi, kişinin kendisini daha iyi tanımasına yardımcı olur. Psikoloğun desteği ile birlikte birey, günlük hayatın sancıları, iş ve özel hayat dengesi, ilişkileri, hedef ve hayalleri ile ilgili pek çok konuda bir farkındalık kazanabilir.